Lansmanın yaklaşmasıyla birlikte, bu ETF’lerin piyasaya çıkışının, Bitcoin’in “yasal” olarak temin edilmesi gerekliliğinden kaynaklanabilecek sorunlar ve popüler bir ticaret stratejisi olan “basis trade”yi etkileyebilecek riskler içerdiğine dikkat çekiyorlar.

Bitcoin ETF’leri, kripto para dünyasında önemli bir dönemeç olabilir, ancak Coinbase’in araştırmacıları David Duong ve Greg Sutton, bu gelişmenin ardında gizli kalan iki ana riski vurguluyorlar. İlk olarak, ETF’ler için Bitcoin tedarik eden kurumlar, “yasal” Bitcoin temininde zorluk yaşayabilirler, özellikle de talep çok yüksek olursa ve bu firmalar gerekli Bitcoin’i elde edemezse.

Bu durum, Bitcoin’in belirli kaynaklardan temin edilmesi gerekliliğinden kaynaklanan bir sıkıntı yaratabilir. Diğer yandan, ikinci risk, “basis trade” adı verilen ve Bitcoin’in spot fiyatı ile vadeli işlem sözleşmelerinin fiyatı arasındaki farktan yararlanan popüler bir ticaret stratejisiyle ilgili. Özellikle, bu stratejinin popülerliği ve kâr oranının yüksekliği, Bitcoin ETF’lerinin piyasaya sürülmesiyle birlikte azalabilir.

Coinbase araştırmacıları, ETF’lerin Bitcoin’e olan talebi artırmasıyla, fiyat farkının düşmesi ve bu ticaret stratejisinin kar oranının önemli ölçüde düşmesi ihtimaline dikkat çekiyorlar. Şu anda Amerika’da SEC’de bekleyen 13 spot Bitcoin ETF başvurusu bulunuyor ve analistler, bu başvuruların erken bir tarihte, özellikle 10 Ocak gibi onaylanabileceği konusunda olumlu bir beklenti içindeler.

Bu gelişmeler, kripto para dünyasındaki önemli oyuncuları ve ticaret stratejilerini etkileyebilir. Grayscale’in SEC ile ayni itfa modelini görüşmesi de bu süreçte dikkat çeken bir detay. Bu model, ETF ihraççıları için daha verimli olarak kabul edilir, çünkü varlıkların satılmasından kaynaklanan alış/satış farkları ve komisyonlardan kaçınarak hisse ihracı için nakit toplamaya izin verir. Coinbase’in uyarıları, kripto para topluluğunda büyük bir beklentiyle beklenen Bitcoin ETF’lerinin ardında dikkate alınması gereken önemli konuları ortaya koyuyor.